23 Ağustos 2015 Pazar

Motosikletle KARADENİZ Kıyısı :- İstanbul....Artvin

8.Gün/Day 8 :08.08.2015  Cumartesi/Saturday
MOTOSİKLETLE KARADENİZ Gezisi / By MOTORCYCLE to the BLACK SEA

Ünye (Ordu)>>>Niksar>>>Amasya>>>Kastamonu (490 km)

Turumuzun sonuna doğru yaklaşıyoruz. Ünye ‘de gecelediğimiz mükemmel Atik Otel ‘de uyanıp nefis kahvaltımı yaptım. 08:30 ‘da “teker döner” duyurusu doğrultusunda hem kendimi hem de motorumu hazırladım. Hazırlıklar erken bitince otelin lobby ‘sinde sergilenmekte olan Biberli Fındık ezmesinden bir kavanoz satın aldım. Attım motorun çantasına. Evde açıp ailecek deneriz.

Bu arada Uğur Hocamız açıklama yaptı. İki grup olarak sürüş yapacağız. İlk grup sahil yolunu izleyerek Samsun ve Kastamonu yapacak. Benim de dahil olduğum diğer grup ise Niksar, Amasya, Osmancık, Tosya üzerinden Kastamonu ‘ya sürecek.

Yaklaşık 09:00 gibi yola koyulduk. Ünye Niksar arası Canik Dağları aşılacak. Yollar Ünye ‘den çıkar çıkmaz kıvrımlı ve tırmanışlı. Satıh kaplaması düzgün değil. Asfalt kaplama ama yama yama. Çoğu yerlerde de çökmeler ve bombeler oluşmuş. Yolun kenarları tutuculuğunu kaybetmiş durumda. Uğur Hoca gözlemli sürüş yapıyor. Akkuş ‘da mola vereceğimiz yere kadar Ali ihsan ve Aykut ‘un sürüşü izlendi. Mola yerinde sürüşün değerlendirmesi yapıldı.
Mola yeri açık bir piknik alanı. Kır kahvesi havasında. Buranın etleri (özelllikle pirzolası) çok lezzetliymiş. Uğur Hoca bir oturuşta iki kişi 3 kg yediklerini anlattı bir ara.

Çayları içiyoruz ve sürüş değerlendirmesini yapıyoruz. Uğur Ertekin ‘in liderliğinde Çetin, Aykut, Ali ihsan, Efe, Can, Mehmet ve artçısı olan eşi Mukadder hep birlikteyiz bugün. Moladan sonra tekrar yola koyuluyoruz. Bu defa sürüşü izlenecek olan Çetin ve arkasından ben. Akkuş ‘u geçtikten sonra yol kaplaması güzelleşti. Kaliteli bir asfalt kaplama başladı. Yolların virajları da daha geniş ve okunabilir durumda. genellikle iniş tarzında.

Güzel bir sürüş yaptım. Bir iki önemli hatam oldu. Bunları da Uğur Hocamız gayet güzel açıkladı ve telafisi için öneriler getirdi. 1- Daha küçük vitesle motoru tamamen gazla kontrol edebilecek şekilde sürmeliyim. Küçük vites, küçük vites, küçük vites. Hassas gaz ayarı önemli. 2- Vites değiştirmelerim daha smooth olmalı. Küçültürken yumuşak ve yükseltirken seri ve çabuk. 3- Sollamalarda Pozisyon>>Hız>>Vites ve İvmelenme ‘ye daha çok dikkate edeceğim.

Niksar ‘da benzin aldığımız Opet istasyonuna kadar Efe öndeydi. Onun sürüşü izlendi.
Opet ‘den benzin aldık. Biraz dinlendik ve durum değerlendirmesine katıldık. Sonra yola devam. Niksar ‘dan Erbaa ve Taşova üzerinden Amasya ‘ya kadar yollar düz ve heyecan veren bir tarafı pek yok. Çift geliş gidişli asfalt yollar.

Amasya ‘ya vardığımızda şehrin içinde, nehrin demiryolu tarafında bir lokantaya gittik, oturduk. Buranın adı Amaseia Mutfağı. Yerel yemekler var. Bahçesinde oturduk. Sarma dolma, etli bamya, yağlı gibi yerel tatlar var. Bir müddet yemek molası ve dinlenme. Bu arada arkadaşlarım hemen bitişiğinde olan müzeyi de gezdiler.Ben daha önceki gelişlerimde gezdiğim için bu defa girmedim ve dışarıda dolaştım.

Amasya 'da mola sırasında:- Yalı Boyu, Yeşilırmak

Amasya 'da Kaya Mezarlar
Amasya 'da müze çıkışı; Uğur ve Can
Efe Bahadır
Buradan çıkınca kahve içmeye yukarıda, Çakallar Mevkiinde yer alan bir restaurant/park alanına motorlarımızla çıktık. Ali Kaya adıyla bilinen yerde motorlarımızı park edip Amasya ‘yı seyrettik. Neredeyse kuşbakışı Amasya yukarıdan görülüyor. 


Amasya 'nın terası Çakallar Mevkii:- Mehmet ve Mukadder, Can, Uğur, Ali İhsan, Çetin, Aykut, Kerem, Efe ve ben
Kahvelerimizi içtikten sonra tekrar yola koyulduk.  Amasya ‘ya indik ve Merzifon ‘a doğru yola devam ediyoruz. Yollar nedense biraz kalabalık. Bu arada bazı trafik ışıklarında arkamızdan gelenler bayağı geride kaldılar. Uğur Hoca ‘nın öncülüğünde Kerem, ben ve Efe gidiyoruz. Efe benim arkamda. Bizden kopmadı ve arkadakileri de bir süre peşine taktı. Fakat bir yerden sonra arkadaki grup (Çetin, Aykut, Ali İhsan, Mehmet) koptu. Biz de geniş ve kaliteli yolu bulunca bastırdık biraz.

Benzinim göstergem 20 km gibi gösterirken Osmancık ‘ın 28-30 km devamında solda bir Alpet ‘e girdik. Uğur Hoca ekibin geri kalanını beklemek üzere karayolu üzerindeki göbek noktasında beklemeye koyuldu. Bizler benzinimizi aldık ve çaylarımızı içmeye koyulduk. Ekibin geri kalanı uzunca bir aradan sonra geldi. Normalde yetişmeleri 1-2 dakika alacakken bu defa 20 dakika kadar bekledik. Meğer bizimkiler daha önce benzin almak üzere bir yerde durmuşlar. Ivır zıvır 15-20 dakika tutuyor elbette. Tabii Uğur Hoca endişelenmiş. Bize katıldıklarında biraz müzakere konusu oldu.

Buradan yaklaşık 19:00 gibi ayrıldıktan sonra Tosya ‘ya oradan da nefis yollardan Kastamonu ‘ya doğru motor sürdük. Tosya ‘dan sonra Kastamonu 80 km. Yol virajlı ve heyecan verici. Düşük vitesle motor sürdüm. Motoru kontrol etmek çok daha keyifli.
2. ve 3. vitesten başka vitese ihtiyaç yok adeta. Grup halinde sürüş olduğundan önümde Ali İhsan ‘ı takip ediyorum. Zira Uğur Hocamız son benzincide bir sıralama yaptı ona uyuyoruz. Alacakaranlık oldu. Kastamonu ‘ya karanlıkta girdik. Ama adrenalin ve heyecan üst düzeydeydi. Toplu sürüşün ve motoru düşük vitesle kontrol etmenin keyfini yaşadım.
 
Sinan Bey Konağı-Amasya
Geceleyeceğimiz Sinan Bey Konağı ‘na yerleştik. Önündeki sokakta motorlarımızı park ettik. Bizim önümüzden gelen diğer grup (Haluk, Işıl ve Can) yerleşmişlerdi. Serdar ise gruptan ayrılarak biraz daha İstanbul ‘a yakın bir yerde konaklamayı hedeflemiş.

Konağın bodrum katında olan odama yerleştim. Üstümü başımı soyunduktan sonra güzel bir duş aldım. Sonra yukarıda bulunan bahçe katına akşam yemeği için çıktım. Yemekte güzel bir et yemeği ve salata, soğuk bir bira beni mutlu etmeye yetti. Sonrasında sohbet eşliğinde rakıya dönüş. Ertesi günü herkes yoluna gidecek. Tur bitiyor. Her kez evine dönecek. Mersin ‘den gelen Sevgili dostlar Can, Ali İhsan, Aykut ve Çetin erken kalkıp yola koyulacaklar. İzmir tarafına gidecek olanlar da plan yapıyorlar. Anlaşılan herkes erkenci. Yemekte hepimiz kısa birer konuşma yapıyoruz. Sanırım hepimiz mutluyuz. Keyifli bir eğitim sürüşü oldu ve artık ayrılık zamanı.

Ertesi günü için benim acelem yok. Efe ve Uğur Hoca ‘yla birlikte öğleye doğru çıkarız diye konuşuyoruz. Ertesi sabah ben biraz Kastamonu ‘yu gezip göreceğim.


Vedalaştıktan sonra keyifle ve huzur içinde hepimiz odalarımıza çekildik. Uyku vakti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder